Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, YouTuber Diamond Tema hakkında "halkın bir kesimini ve dini değerleri aşağılama" suçlamasıyla soruşturma başlattı. Bu karar, Diamond Tema'nın Hz. Muhammed ile ilgili yaptığı açıklamalar sonrasında alındı. İletişim Başkanlığı Dijital Medya Koordinatörü Aslan Değirmenci, program hakkında erişim engeli talep ettiklerini belirtti. Diamond Tema ise sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, hukuken ve ahlaken bir sorun olmadığını ve duruşmaya çıkacaklarını söyledi.
Diamond Tema Kimdir?
Diamond Tema esasen Arnavut asıllı bir Youtuber. Videolarını bir kaç yıldır paylaşmaya başladığından bu yana yüz binlerce abone topladı. Kendisini bir Agnostik olarak tanıtan Diamond Tema genç bir Youtuber filozofu olarak nitelendirilebilir. Diamond Tema, son çıkışları ile dikkatleri üzerine çekti. Metafizik ve Din alanında kendisiyle tartışabilecek kişilere meydan okuyor. En son Yer6 Youtube kanalında yine bir tartışmaya katılmış ve kendi düşüncelerini ifade etmişti.
Diamond Tema bilgisine güvenerek herkese meydan okumaya devam ediyor etmesine de, savunduğu Agnostik düşünce ve öne sürdüğü argümanlar; felsefi olarak zaten bilinen bin yıllık çözümsüz muğlak argümanlar ve çürütülmesine pek de imkan olmayan argümanlar. Bilinemezcilikle nasıl mücadele edilebilir ki? Bilinemezcilik ile mücadele boşlukla savaşmak gibidir. Ayrıca metafizik alanı son derece esnek bir alandır ve bu alan bilim kadar katı-kesin kurallara sahip değildir. Varoloşun gizemleri hakkındaki çıkarımlara şüphe ile yaklaşan, “ olabilir de olmayabilir de” mottosuna tutunarak ağır felsefi problemlere kendi açısından ve kendince sınırlı bir çözüm getiren düşünce akımları ile, din tartışmasına girmek makul değil.
HAYATI ÇÖZMEK İÇİN FELSEFE YETERLİ Mİ?
Varoluşu ve varoluş gizemlerini çözümlemek için, felsefe tek başına yeterli değildir. Bilim de tek başına yeterlidir denemez. Bilim "nasılı " araştırır. Felsefe ise "nedenini" araştırır. Birkaç yüzyıldır bu çabalar devam ediyor. Bilim Bazen çözümler bulur bazen bulduğu çözümleri yanlışlar yeni çözümlerin peşine düşer. Bilim, yanlışladığı kendi çözümlerine yeni çözümler getirmekten gocunmaz. Gocunmaması da ilerlemesini sağlar.
Felsefe ise hayatı idrak etmeye çalışmakla beraber, hayatı kurgulamakla uğraşır. Kurgulamak, çözmekten daima daha kolaydır, zihinlere daha çok lezzet verir. Çalışma alanı geniş bir hayal ve düşünce alanıdır ve bu alanda her şey mümkündür. Felsefe; olanla ilgilenmek yerine, olmuş olanın nasıl olması gerektiği ile ilgilenir. Bu da ütopik bir yaklaşımdan öteye geçmez. Felsefenin ulaşmak istediği ideal evren; gerçek evrenden çok farklıdır, gerçekten kopuktur. Yani özetle değerli okurlar, varoluşun gizemlerini felsefi açıdan çözmeye çalışanlar, hala çözmeye çalışmaya devam edeceklerdir. Bilimsel açıdan gizemleri çözmeye çalışanlar da aynı şekilde çalışmaya devam edeceklerdir. Bu yolun sonu yok.
Hayat çok hızlı akıp geçmektedir. İnsanın görevi tüm hayatını felsefi sorulara boğmaktan daha önemli şeyleri kapsar. Hayatın gizemini tüm yaşam boyunca aramak ve bu kısır döngüde kalmak her insan için en temel görev değildir. Bilim için aynı şeyi söyleyemeyiz zira bilim, insanın daha iyi yaşamasını sağlamak için sürekli geliştirilmeli ve bu alanda çalışmalar yapılmalıdır
Sözün Özü:
Esasında Temiz bir vicdanla, temiz işler yaparak son nefesine kadar iyilik güzellik yardımlaşma sevgi için çalışan kişi, belki de hayatın gizem problemini çözmeye gerek kalmadan sınıf atlayabilen tek kişidir.
yazı güncellendi...