ABD Başkanı Joe Biden’ın Nasrallah’ın ölümünü "adaletin bir ölçüsü" olarak nitelendirmesi, bölgedeki gerilimi artırmaktan başka bir şey değil. Biden, bölgeyi daha da istikrarsız hale getiriyor.
ABD Başkanı Joe Biden, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın İsrail saldırısında öldürülmesini "adaletin bir ölçüsü" olarak tanımlayarak, bölgedeki gerginliği tırmandırmaya devam ediyor. Biden, Nasrallah’ın ölümüyle binlerce Amerikalı, İsrailli ve Lübnanlı sivilin intikamının alındığını öne sürse de, aslında bu açıklama bölgede barışa olan umutları yerle bir eden bir adım.
BIDEN’IN DESTEKLEDİĞİ "ADALET" KAN DÖKMEK Mİ?
Biden’ın bu açıklaması, bölgede daha fazla kan dökülmesine yol açabilecek bir yaklaşım olarak görülüyor. Beyrut’ta yaşanan saldırının, Nasrallah’ın İsrail’e karşı bir "kuzey cephesi" açma girişimine karşılık olduğunu iddia eden Biden, İsrail’in kendini savunma hakkını savunarak adeta yangına körükle gitmiş oldu. Peki bu "savunma hakkı", bölgede zaten büyük acılar çeken sivillere daha fazla ölüm getirmekten başka ne sağladı? Ya da ne sağlayacak?
GERÇEK ÇÖZÜM MÜ DİPLOMASİ Mİ YOKSA SAVAŞ MI?
Biden, her ne kadar diplomasiyle bölgedeki sorunları çözme niyetinde olduklarını söylese de, ABD’nin Ortadoğu’daki askeri varlığını artırma talimatı vererek barıştan uzak olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. İran’ı hedef alan bu hamle, bölgede daha fazla gerilim yaratacak ve bölge halkını korku içinde yaşamaya mahkum edecek gibi görünüyor. Gazze ve Lübnan’da süren çatışmaların yatışmasını savunduğunu iddia eden Biden, barış söylemlerinin arkasında nasıl bir askeri güç planladığını açıkça gösteriyor.