Duruşmanın ardından Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, dikkat çekici açıklamalarda bulundu: "Büyük bir karanlık güce karşı savaşıyoruz. Bu yargılamadan paçayı sıyırırlarsa olacaklar gün gibi ortada değil mi?"
Ağır Ceza Mahkemesi'nde Gergin Duruşma
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen davada, sanıklar ve taraf avukatları hazır bulundu. Mahkeme başkanının söz vermesi üzerine konuşan Cumhuriyet savcısı, sanıklar hakkında esas hakkındaki mütalaasını sundu. Savcı, tetikçi Eray Özyağcı ve olaya karışan diğer sanıklar için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Azmettiriciler Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş hakkında da aynı cezayı talep etti.
Ayşe Ateş'ten Sert Tepki: "Alelacele Kapatılmak İstenen Bir Dosya"
Mütalaanın ardından açıklamalarda bulunan Ayşe Ateş,
"Bu dosya, onca delile rağmen siyasi uzantılarla aradaki bağı koparmak için mücadele veren bir yargı süreci ile karşı karşıya. Bu süreçte tek kişilik hücrelerde kalan tutuklulara 19 ay boyunca verdikleri hiçbir beyanla uyuşmayan ezberletilmiş ortak bir ifade vasıtasıyla bu siyasi cinayeti adi bir cinayet gibi göstermek için basın ve medya dahil bütün imkanlarını kullanan karanlık bir güce karşı savaşıyoruz."
dedi.
"Paçayı Kurtarırlarsa Olacaklar Gün Gibi Ortada"
Ateş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu yargılamadan yakayı sıyırır, paçayı kurtarırlarsa olacaklar gün gibi ortada değil mi? Karanlık, her gün çeşitli mecralardan el kaldırarak 'Ben buradayım!' diyor. Bu siyasi cinayet dosyasında Ülkü Ocakları ve MHP içerisine sızmış bu karanlık güce dair aradığınız her türlü bulgu var."
Meclis Araştırma Komisyonu Çağrısı
Son olarak vekillere çağrıda bulunan Ayşe Ateş,
"Sayın vekillerim, bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerekliliği gün gibi ortadadır. Aziz milletimizin adalete olan güveni sarsılmış, vicdanı günden güne daha çok kanayan her bir bireyinin sizlerden beklentisi de bu hususta ortaya bir irade koymanızdır. Türkiye'nin adaletli ve aydınlık yarınları için bu zarf ivedi bir şekilde açılmalı, yargının üzerindeki siyasi baskı kaldırılmalı ve böylelikle, bu suça karışan her kim varsa adil bir şekilde yargılanıp kanunların öngördüğü cezayı almalıdır."
ifadelerini kullandı.
Bu açıklamaların ardından gözler, davanın seyrine ve siyasi cinayetlerin üzerine gidilip gidilmeyeceğine çevrildi.