Ölümden sonra yaşam var mı? Bununla ilgili pek çok film belgesel ve kulaktan dolma hikayeler duyarız sık sık. Bunun bilimsel araştırmalarla ispat edilmesini bekleriz. Yoksa inanmanın ötesine geçmek ve bilmek mümkün olmaz. Ancak bilim de son zamanlarda ölümden sonraki yaşam deneyimleri üzerinde çalışıyor. Ölümden sonrasını merak edenler yazımızı okusun!
New York Üniversitesi Grossman Tıp Okulu'nda görev yapan bilim insanları, Amerika ve İngiltere başta olmak üzere 25 farklı hastanede gerçekleştirilen geniş çaplı bir çalışma sonucunda, kalp krizi geçirip kurtulan bazı bireylerin, dışarıdan bilinçsiz gibi görünmelerine rağmen ölüm sürecinde bilinçli deneyimler yaşadıklarını keşfetti.
ÖLÜMDEN SONRA YAŞAM DENEYİMİ
Yapılan çalışmada, acil müdahale sonrası CPR (kardiyopulmoner resüsitasyon) yapılan 567 hastadan sadece yüzde onunun hastaneden sağlıklı bir şekilde ayrıldığı görüldü. Kurtulan hastaların yaklaşık yüzde kırkı ise, standart bilinç testleriyle algılanamayan bir bilinç düzeyi olduğunu hatırladıklarını belirtti. Hastaların hemen hemen yarısının beyin aktiviteleri ise ilk bir saat içerisinde düşük seviyeden normale dönüş gösterdi.
Beyin dalgalarını izleyen EEG teknolojisi, hayatta kalan hastaların ölümün eşiğindeyken, yüksek düzeyde zihinsel işlevleri gösteren gama, delta, teta, alfa ve beta dalgalarında beklenmedik artışlar kaydetti. Kurtulanlar, bu durum sırasında artan farkındalık ve açık bir bilinç deneyimi yaşadıklarını rapor ettiler. Bu deneyimler, beden dışı algılar ve acı veya stres olmadan yaşanan olayları gözlemlemeyi içeriyordu. Ölmekte olan insanların beyin sinyallerini içeren diğer çalışmalar da bu bulguları destekler nitelikteydi.
ÖLÜME YAKIN DENEYİMLER
Araştırmacılar, bu yeni bulguların, ölüme yakın deneyimlerin halüsinasyon, sanrı veya CPR'dan kaynaklanan yan etkiler olmadığını, aksine özgün bir bilinç durumu teşkil ettiğini ortaya koyduğunu belirttiler. Araştırmacılara göre, ölüm sırasında beyin, kısıtlayıcı mekanizmalarını devre dışı bırakıyor ve bu süreçte bireyin tüm yaşamı boyunca biriktirdiği anılar, ahlaki bir değerlendirme süzgecinden geçirilerek net bir biçimde hatırlanıyor. Bu olayın evrimsel anlamı henüz net olmamakla beraber, ölüm anındaki deneyimler hakkında daha sistemli bir araştırmanın yolunu açıyor.
NYU Langone'deki kritik bakım ve resüsitasyon araştırmaları direktörü Sam Parnia bu konuda, "Kalbin durduğu andan itibaren 10 dakika sonrasında beyin hasarının kalıcı olacağını düşünürdük. Ancak araştırmamız, CPR sırasında beynin elektriksel olarak iyileşme potansiyeli taşıdığını gösteriyor. Bu çalışma, ölüme yakın deneyimlerin genel geçer belirtileri olabilecek anı ve beyin dalgası değişimlerine dikkat çekiyor. Bu keşifler, kalp fonksiyonlarını geri kazandırma ve beyin hasarını önleme yollarını keşfetmede yol gösterici olabilir ve organ nakli gibi alanlarda önemli etkilere sahip olabilir." şeklinde konuştu.
Araştırmacılar şimdiye kadar yapılan çalışmaların, ölüm deneyimleri ve bilincin varlığı hakkında kesin bir sonuca varmadığını, dolayısıyla daha fazla deneysel çalışmanın gerektiğini, klinik bilincin biyobelirteçlerini daha net tanımlayacak ve kalbi duran sonrasında yeniden canlandırılan bireyler üzerindeki uzun vadeli psikolojik etkileri inceleyecek çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulamaktadır.
Değerli okurlar siz de ölüme yakın deneyimlerinizi burada paylaşın. Kimlerin öte tarafa gidip geldiğini ortaya koyalım:)
ÖLÜMDEN SONRAKİ DENEYİM HAKKINDA ÇEKİLEN BİR BELGESEL