weather
8°
Instagram
Facebook
Twitter
YouTube
LinkedIn
Kocaeli
HAFİF YAĞMUR
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Sessizliğin Gücü- Bir Bilgelik Yolculuğu

Sessizliğin Gücü- Bir Bilgelik Yolculuğu

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:


Sessizlik, modern dünyada genellikle göz ardı edilen ancak derin bir bilgelik taşıyan bir kavramdır. Bu yazıda, sessizliğin önemini ve gücünü keşfetmek için bilge Buddha'nın hikayelerinden birini dikkat çekeceğiz.

Kelimelerin Gücü 

Buddha öğrencilerine sık sık kelimelerin gücünü hatırlatırdı. O, dilimizin dünyadaki en keskin bıçak gibi olduğunu ve kelimelerin en tehlikeli silah olduğunu söylerdi. Fiziksel olarak insanlara zarar vermeseler de, kelimeler duygusal olarak insanları derinden yaralayabilir. Kelimelerimiz, doğru kullanıldığında bir güç kaynağı olabilir. Ancak, nerede ve ne kadar konuşacağımızı bilmezsek, bu güç zayıflığa dönüşebilir. Doğru, nazik ve bilgece konuşmak bizi başarıya götürürken, kötü niyetle veya yanlış zamanda konuşmak hayatımızı zorlaştırabilir.

Sessizliğin Önemini Anlatan Hikaye


Bir zamanlar Hindistan'da, sessiz ormanların derinliklerinde yaşayan ünlü bir Zen Ustası vardı. Dünyanın gürültüsünden uzak, meditasyonla iç huzuru bulan bu usta, Hindistan'da oldukça tanınıyordu. Bir gün, bir kral, ustanın yanına geldi ve "Saygıdeğer usta, her zaman yorgun, sinirli ve üzgünüm, yaşamın tadı yok ayrıca Zihnim çok huzursuz. Para mal mülke rağmen, iç huzuru bulamıyorum. Bana yardım et," dedi.

Usta; kralın zaten cevabı bildiğini ancak henüz keşfetmediğini söyledi ve bir öneride bulundu.Öğüdümü yerine getir ve huzuru yakala dedi.

Sessizliğin Getirdiği Huzur

Kral, teklifini kabul etti. Öneriye göre kral 15 gün hiç konuşmayacaktı. Sessiz olacaktı. İlk gün, zihninin normalden daha huzursuz olduğunu fark etti. Birçok soru ve düşünce belirdi, kendini huzursuz hissetti. Basit bir yaşam sürmek istedi ama sessiz kalmaya ve konuşmamaya karar verdi. İlk gece kendini hala huzursuz hissetti. Ancak ertesi gün, yalnızlıkta zaman geçirmeye devam ederek doğayı, çiçekleri, bitkileri ve gökyüzündeki kuşları izledi. İlk kez çevresindeki doğanın güzelliğini gerçekten takdir etti. On gün geçti ve kral, içindeki tüm huzursuzluktan kurtuldu. Derin bir meditasyon durumuna girdi ve zihnindeki endişelerden arındı. Son üç günü derin meditasyonla geçirdikten sonra,usta, kralın yanına geldi. Kral, "Saygıdeğer usta, zihnimin neden bu kadar huzursuz olduğunu keşfettim. Sessizlik içinde derin bir huzura ulaştım," dedi.

Sessizlik ve Kendini Keşfetme

Zen ustası sadece kralın değil, dünyada birçok insanın çok fazla konuştuğunu söyledi. Fazla konuşmanın, insanların hayatında sorunlara neden olduğunu vurguladı. Sessizliğin önemini anlattı ve bir zamanlar kendisine neden bu kadar sessiz olduğunu soran bir öğrenciye verdiği cevabı paylaştı: "Sessizlik gerçekten kendinizi tanımanın ilk adımıdır. Sessizlik olmadan kendini keşfetmek imkansızdır. Bu yüzden, bilgeliğe ve huzura giden ilk adım sessiz olmaktır."

Eğer insanlar daha az konuşsaydı, dünya üzerindeki sorunların hepsi büyük oranda azalacaktı. Sessizliğin değerini anlayan biri, kalabalık bir yerde bile huzur içinde olabilir. Yalnız kalmak, cennet gibi olabilir çünkü başkalarının varlığı bazen rahatsızlık verebilir.

Sessiz kalmayı başarmak; kalabalıktan beslenen zihni terbiye eder. Zihin terbiye edilirse, arzular ve ihtiraslar yok olmaya başlar. Tüm negatif duygular söner.  Bir şey talep etmemek; daha azını talep etmek her zaman sadeliği ve mutluluğu barındırır.

Zihnin istekleri hiç bir zaman bitmez. Bir milyon dolar kazanma hayali kuran bir zihin, bu hedefi başardığında ikinci milyon dolara odaklanır. Sonra üçüncü ve bu böyle gider. Ta ki sahibini yorup mezara götürene dek isteklerini asla bitirmez.

Zihni Kontrol Etmek Mümkün mü?

Olayın iç yüzünü pek kavrayamayan birçok guru (!) ; zihnin kontrol edilebileceği yanılgısı içindeler. Zihin kontrol edilemez. Meditasyonla zihin kontrol edilemez ancak ona karşı şöyle bir tavır alınabilir: Zihni umursamamak! O, konuşur gerilimler yaratır, bin dereden sular getirir ama kontrolü onun elinden almanın yolu; onu umursamamaktır. Bu da sessiz kalarak başarılabilir. Zihin, umursanmadığını algılayınca, benliğinizi düşünce bombardımanına tutabilir ancak bu süreçte pes etmemek önemlidir. Umursamamaya devam etmek- başarıyı getirecektir. 

Zihni kontrol etmenin imkanı yoktur ama onu umursamamak; onun kölesi olmaktan bizi  kurtarabilir. Zihni umursamamak; sessizliği seçmekle mümkün olur. Kişi yeterince sessiz kalarak dinginliği kazanır. Dinginlik olgunluğu getirir. Olgunluk bilgeliği getirir. Bilgelik mutlak huzuru getirir.

Zihnin verdiği mutluluklar saman alevine benzer. Kısa sürerler ve asla tatmin etmezler. Zihni söndürmenin yolu sessiz kalmayı başarmaktan geçer.
Sessizliğin gizemli bir gücü vardır. Sessizlikle, çok şey anlatılabilir, çok sorun, ortadan kaldırılabilir. Denemesi bedava. Her gün 2 saat bir köşede sessiz kalarak siz de deneyebilirsiniz. Daha fazla zamanı olan şanslılar, bu süreci bir güne uzatabiir. Çok daha şanslı olanlar da 15 güne... 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *