Osho
Osho, 20. yüzyılın en tartışmalı ve aynı zamanda en etkileyici ruhani liderlerinden biri olarak kabul edilir. Gerçek adı Rajneesh Chandra Mohan Jain olan Osho, 1931 yılında Hindistan'da doğmuş ve 1990 yılında hayatını kaybetmiştir. Kendine has öğretileri ve meditasyon teknikleriyle tanınan Osho, modern zamanların en önemli mistik ve düşünürlerinden biri olarak anılmaktadır. Osho'nun öğretileri, özgürlük, sevgi, neşe, kendini keşfetme ve içsel barış üzerine odaklanır. Bu yazıda, Osho'nun hayatı, kitapları ve öğretileri hakkında bilgi vereceğiz.
Osho'nun kendi ağzından, ona ithafen yüzlerce kitap yazıldı. O bizzat kitap yazmadı. Hayatı boyunca kazandığı bilgi birikimini anlattı. Sohbetleri kitap haline getirildi. Milyonlarca kişinin kalbine dokunmayı başaran bu mistik; Hindistan'ın manevi gizemlerinin köklerinden güç alıyor. Ölürken, yanındakilere öğretimi yayın dedi. O'nun farkındalık kitabı beyni şoklayan ve okurları bazen güldüren bazen dehşete düşüren ilk kitabıdır.
Osho Zen hikayelerini anlatır. Bir kaç cümle içinde milyonlarca hayatın bilgeliği saklıdır. Aydınlanmak - Budha'nın deyimi ile Nirvana onun temel hedefidir. Ancak doğudaki keşişler gibi dağa mağaraya saklanıp ömür tüketmeyi değil, modern batılı gibi yaşarken iç aleminde bir mistik olmayı öğretir. Bu profile de BudhaZorba ismini verir.
Onun hikayeleri özellikle ZEN hikayeleri ve ZEN Koanları insanı başka alemlere götürür.
Osho insanları meditasyon yapmaya teşvik eder. İnsanın kendisi ile birlikte geçireceği zamanın değerli olduğunu belirtir. Gerisi boş kalabalıklardan ibarettir. Doğumdan ölüme, yaşamdaki iniş çıkışlardan insanların en içerideki çözülmez girdaplarına değinir.
Osho bir psikanalist gibi bir filozof gibi ve bir mistik gibi davranır ve yaşar. Kendisi 30 yıl felsefe profesörlüğü de yapmıştır ve felsefenin, huzur için yeterli olmadığını savunur. Varoluşçu filozofların içine düştükleri karanlığı görür. Karanlığı mistisizmin parlak ışığı ile yok eder.
Hitabet sanatını onun gibi kullanabilen biri daha yoktur.
Anlatmak istediğini kısa ve yumuşak cümlelerle, dolandırmadan anlatır. Sözleri çok keskindir. Direkt olarak zihni deler ve kalbe ulaşır.
Antony Robbins bu adamın; dünyanın en tehlikeli insanı olduğunu savunur. kendisi de bunu kabul eder. Gerçek mistikler, zihinleri yıkıp yeniden inşa ederler. Osho da bunu başaracak potansiyele sahiptir.
Osho, genç yaşlardan itibaren felsefe, din ve ruhaniyetle ilgilenmeye başlamıştır. 1950'lerin sonlarında halka açık konuşmalar yapmaya başlayan Osho, geleneksel dini inançları ve ritüelleri sorgulayan açıklamalarıyla tanınmıştır. Osho, insanların kişisel deneyim ve farkındalık yoluyla gerçek bilgiye ulaşabileceğini savunmuştur. Bu yaklaşım, onu geleneksel dini çevrelerde tartışmalı bir figür haline getirmiştir.
Osho Kitapları
Osho kitap yazmadı sadece konuşmaları kaydedildi ve kitap haline getirildi. Osho'nun kitapları, onun düşüncelerini ve öğretilerini geniş bir kitleye ulaştırmıştır. Osho, yaşamı boyunca 600'den fazla kitap yazmıştır ve bu kitaplar birçok dilde yayımlanmıştır. Kitaplarında meditasyon, aşk, cinsellik, özgürlük ve kendini keşfetme gibi konuları ele almıştır. "Zorba the Buddha", "Love, Freedom, Aloneness" ve "The Book of Secrets" gibi eserleri, dünya çapında milyonlarca insan tarafından okunmuştur.
Osho meditasyon teknikleri
Osho'nun meditasyon teknikleri, özellikle Batı dünyasında büyük ilgi görmüştür. Osho, geleneksel meditasyon tekniklerini modern yaşamın gereklilikleriyle bütünleştirmiş ve dinamik meditasyonlar geliştirmiştir. Bu meditasyonlar, bedensel hareket, dans, müzik ve sessizlik gibi unsurları içerir. Osho'nun meditasyon teknikleri, bireyin kendini keşfetmesine ve içsel huzura ulaşmasına yardımcı olmayı amaçlar.
Osho'nun sözleri, onun özgün düşünce yapısını ve felsefesini yansıtır. Osho, bireyin içsel potansiyelini keşfetmesi ve gerçek özgürlüğe ulaşması gerektiğini vurgular. "Kendini bilmeden, yaşamın anlamını asla bilemezsin" gibi sözleri, onun öz-farkındalık ve kendini keşfetme üzerine odaklanan öğretilerini özetler. Osho'nun sözleri, günümüzde de birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
Osho'nun öğretileri, dünya çapında birçok takipçi kazanmıştır. Osho'nun kurduğu meditasyon merkezleri ve topluluklar, onun öğretilerini yaşam tarzı olarak benimseyen insanlara ev sahipliği yapmaktadır. Bu merkezler, meditasyon, farkındalık ve kişisel gelişim üzerine çeşitli programlar sunmaktadır.
Osho, dünya çapında milyonlarca insanı etkileyen bir düşünür ve mistik olarak tarihe geçmiştir. Onun öğretileri, kitapları ve meditasyon teknikleri, insanların kendilerini daha iyi anlamalarına ve içsel bir yolculuğa çıkmalarına yardımcı olmuştur. Osho'nun felsefesi, özgürlük ve kendini keşfetme üzerine kurulu olup, modern dünyada hala geçerliliğini korumaktadır.
OSHO HİKAYELERİ
Gölgeyi Yakalamak Bir köpek, suyun üzerindeki kendi gölgesini gördü ve onu bir kemik zannetti. Gölgeyi yakalamak için suya atladı, ancak gölge kayboldu ve köpek boş döndü. Bu hikaye, gerçek olmayan şeylerin peşinden koşmanın boşuna olduğunu anlatır.
Kırık Vazo Bir Zen ustası, öğrencisine çok değerli bir vazo verdi. Öğrenci yanlışlıkla vazoyu kırdı ve çok korktu. Ancak usta sadece gülümsedi ve "Her şeyin bir sonu vardır, şimdi bu vazonun zamanı gelmişti" dedi. Bu hikaye, hayattaki her şeyin geçici olduğunu ve bağlanmamız gerektiğini öğretir.
Dağın Zirvesi Bir adam, aydınlanmayı bulmak için yüksek bir dağın zirvesine tırmandı. Zirveye vardığında, sadece kar ve taş buldu. Geri dönerken, aydınlanmanın zirvede değil, tırmanışın kendisinde olduğunu anladı. Bu hikaye, hedefe ulaşmanın değil, yolculuğun önemini vurgular.
Kapıyı Çalan Dilenci Bir dilenci, her gün bir evin kapısını çalar ve yiyecek ister. Bir gün ev sahibi, "Bugün hiçbir şeyim yok" der. Dilenci gülümser ve "Bugün bana en büyük hediyesini verdin - hiçbir şeye ihtiyacım olmadığını anlamamı sağladın" der. Bu hikaye, en büyük zenginliğin içsel tatmin olduğunu anlatır.
Ağacın Altındaki Usta Bir öğrenci, aydınlanma arayışında bir ağacın altında meditasyon yapan bir ustaya rastlar. "Ne arıyorsun?" diye sorar öğrenci. Usta cevap verir: "Ağacın altında oturuyorum." Öğrenci, "Ama neden?" diye sorar. Usta, "Başka nerede olabilirim ki?" der. Bu hikaye, şu anın önemini ve her anın değerini anlatır.
Kaybolan Yıldız Bir gece, bir Zen öğrencisi gökyüzünde parlayan bir yıldızı izlerken, birdenbire yıldız kaybolur. Usta yanına gelir ve "Ne oldu?" diye sorar. Öğrenci, "Yıldız kayboldu" der. Usta, "Hayır, sadece bulutlar geçti" der. Bu hikaye, gerçeklerin her zaman orada olduğunu, sadece bazen görünmez hale geldiğini anlatır.
Kaplumbağa ve Balık Bir kaplumbağa, denizde yüzen balıklara rastlar ve onlara karadaki hayatı anlatır. Balıklar şaşkınlıkla dinler ama anlayamazlar. Kaplumbağa, "Siz suyun dışını bilmezsiniz, ben ise her iki dünyayı da biliyorum" der. Bu hikaye, farklı deneyimlerin ve perspektiflerin değerini vurgular.
Kırık Ok Bir savaşçı, kırık bir ok bulur ve onu tamir etmeye çalışır. Usta gelir ve "Neden yeni bir ok yapmıyorsun?" diye sorar. Savaşçı, "Bu okun anısı var" der. Usta, "Geçmişe takılıp kalmak, yeni başlangıçlar yapmanı engeller" der. Bu hikaye, geçmişi bırakmanın ve yeni başlangıçlara açık olmanın önemini anlatır.
Rüzgar ve Güneş Rüzgar ve Güneş, bir yolcunun ceketini kimin çıkarabileceğine dair iddiaya girer. Rüzgar güçlü eser ama yolcu ceketini sıkıca tutar. Güneş ise nazikçe parlar ve yolcu sıcakta ceketini çıkarır. Bu hikaye, naziklik ve anlayışın zorlamadan daha etkili olduğunu gösterir.
Körler ve Fil Bir grup kör adam, ilk kez bir file dokunur. Her biri farklı bir kısmına dokunur ve fili farklı şekillerde tanımlar. Usta gelir ve "Her biriniz sadece bir parçasını gördü, ama hepinizin birleştiğinde gerçek fil ortaya çıkar" der. Bu hikaye, gerçeğin sadece birlikte anlaşılabileceğini ve farklı perspektiflerin önemini vurgular.
Bambu ve Fırtına Bir gün, bir Zen ustası öğrencisine bambu ve meşe ağacını göstererek bir ders vermek istedi. Fırtına başladığında, güçlü meşe ağacı direnmeye çalıştı ama kırıldı. Bambu ise rüzgârla birlikte eğildi ve fırtına geçtikten sonra tekrar doğruldu. Usta öğrencisine döndü ve dedi ki, "Gerçek güç, direnmekte değil, esnek olabilmektedir. Hayatta karşılaştığın zorluklar karşısında esnek ol, sonra tekrar doğrulursun."
Kaybolan Ay Bir gece, bir Zen öğrencisi gökyüzüne bakarak ayın kaybolduğunu düşündü ve ustasına koşarak haber verdi. Usta, öğrencisini bir su birikintisinin yanına götürdü ve suya işaret etti. Ayın yansımasını göstererek, "Ay kaybolmadı, sadece bulutlar geçti" dedi. Bu hikaye, hayatın geçici engelleri karşısında gerçek güzelliklerin ve gerçeklerin her zaman orada olduğunu hatırlatır.
İki Keşiş ve Kadın İki Zen keşişi, sessizce bir nehir kenarında yürürken, bir kadına rastladılar. Kadın nehrin karşısına geçmek istiyordu ama korkuyordu. Büyük keşiş onu sırtına aldı ve nehri geçirdi. Yolculuklarına devam ederken, küçük keşiş rahatsız oldu ve sonunda, "Nasıl bir keşiş olarak bir kadını sırtına alabilirsin?" diye sordu. Büyük keşiş gülümseyerek, "Ben kadını nehirde bıraktım, ama sen hala onu taşıyorsun" dedi. Bu hikaye, geçmişteki olayları bırakmanın ve şimdiki ana odaklanmanın önemini vurgular.
Boş Kase Bir gün, bir Zen ustası öğrencisine boş bir kase verdi ve ona kaseyi doldurmasını söyledi. Öğrenci kaseyi suyla doldurdu, ama usta memnun olmadı ve kaseyi boşalttı. Öğrenci bu kez kaseyi çiçeklerle doldurdu, ama usta yine memnun olmadı. Sonunda, öğrenci kasenin boş olduğunu fark etti ve ustaya gösterdi. Usta gülümseyerek, "İşte şimdi anladın. Zihnin de bu kase gibi boş olmalı, ancak o zaman gerçek bilgiye ulaşabilirsin" dedi.
Köprü Üzerindeki Kaplan Bir adam ormanda yürürken, birdenbire arkasında bir kaplan belirdi. Adam kaçmaya başladı ve bir uçurumun kenarına geldi. Uçurumun kenarında bir asma köprü gördü ve köprüden aşağıya sarkarak kaplandan kaçmaya çalıştı. Ancak köprünün altında başka bir kaplan onu bekliyordu. Adamın elinin altında, sadece bir çilek vardı. Ölüm tehlikesi altında, adam çileği yedi ve "Ne kadar tatlı!" diye düşündü. Bu hikaye, hayatın tehlikeleri ve belirsizlikleri içinde bile, anın güzelliğini ve basit zevklerini takdir etmenin önemini anlatır.
Ayın Yansıması Bir gece, zen ustasının öğrencisi gökyüzünde ayın güzelliğine hayran kalır. Osho yanına gelir ve öğrencisine bir gölün kenarına götürür. Ayın göldeki yansımasını göstererek, "Gerçek ay gökyüzünde, bu sadece bir yansıma" der. Bu hikaye, gerçeklerin ve illüzyonların ayırt edilmesinin önemini vurgular.
Kumdan Kale Bir çocuk, sahilde kumdan kaleler yapar ve onlara çok değer verir. Dalga gelip kaleleri yıktığında, çocuk ağlar. Osho, bu durumu gözlemleyen bir öğrencisine, "Hayatta her şey geçicidir, bağlanmamak özgürlüktür" diye öğüt verir.
Sessizlikteki Cevap Bir öğrenci, bilge adama hayatın anlamını sorar. Bilge, uzun bir süre sessiz kalır. Öğrenci cevap beklerken, Osho sonunda, "Sessizliğimde cevabı buldun" der. Bu hikaye, bazı cevapların sözlerle değil, içsel farkındalıkla bulunabileceğini anlatır.
Ağacın Dersi: Zen ustası, bir gün öğrencilerine bir ağacı gösterir ve "Bu ağaç kendisi için yaşamıyor, oksijen üretiyor, gölge sağlıyor, meyve veriyor. Kendi varlığını başkalarına adıyor" der. Bu hikaye, özgecilik ve başkalarına hizmet etmenin önemini vurgular.
Kayıp Anahtar Bir adam, geceleyin evinin anahtarını ararken Osho'ya rastlar. Osho, "Nerede kaybettin?" diye sorar. Adam, "Evde" der. Osho, "Öyleyse neden burada arıyorsun?" diye sorar. Adam, "Çünkü burada ışık var" der. Osho gülümser ve "Gerçekleri sadece aydınlıkta değil, karanlıkta da aramalısın" der.
Kırık Ok Bir öğrenci, kırık bir ok bulur ve onu tamir etmeye çalışır. Usta gelir ve "Neden yeni bir ok yapmıyorsun?" diye sorar. Öğrenci, "Bu okun anısı var" der. usta, "Geçmişe takılıp kalmak, yeni başlangıçları engeller" der. Bu hikaye, geçmişi bırakmanın ve yeni başlangıçlara açık olmanın önemini anlatır.
Rüzgar ve Güneş Rüzgar ve Güneş, bir yolcunun ceketini kimin çıkarabileceğine dair iddiaya girer. Rüzgar güçlü eser ama yolcu ceketini sıkıca tutar. Güneş ise nazikçe parlar ve yolcu sıcakta ceketini çıkarır. Bu hikaye, naziklik ve anlayışın zorlamadan daha etkili olduğunu gösterir.
Körler ve Fil Bir grup kör adam, ilk kez bir file dokunur. Her biri farklı bir kısmına dokunur ve fili farklı şekillerde tanımlar. Osho gelir ve "Her biriniz sadece bir parçasını gördü, ama hepinizin birleştiğinde gerçek fil ortaya çıkar" der. Bu hikaye, gerçeğin sadece birlikte anlaşılabileceğini ve farklı perspektiflerin önemini vurgular.
Kaplumbağa ve Balık Bir kaplumbağa, denizde yüzen balıklara rastlar ve onlara karadaki hayatı anlatır. Balıklar şaşkınlıkla dinler ama anlayamazlar. Kaplumbağa, "Siz suyun dışını bilmezsiniz, ben ise her iki dünyayı da biliyorum" der. Bu hikaye, farklı deneyimlerin ve perspektiflerin değerini vurgular.
Kırık Vazo Bir Zen ustası, öğrencisine çok değerli bir vazo verdi. Öğrenci yanlışlıkla vazoyu kırdı ve çok korktu. Ancak usta sadece gülümsedi ve "Her şeyin bir sonu vardır, şimdi bu vazonun zamanı gelmişti" dedi. Bu hikaye, hayattaki her şeyin geçici olduğunu ve bağlanmamamız gerektiğini öğretir.
Osho'yu sevmeyenler, onu sadece zenginlerin gurusu olarak lanse ederler. Pahalı saatleri, ABD'de kurduğu kasaba ve 99 adet hediye arabasını ve maddi zenginliğini sürekli yererler. Ancak Osho yoksullara öğretisini veremeyeceğini hep söyler. Ona göre yoksulların yeterince sıkıntısı vardır ve onlar karınlarını doyurmak için tüm enerjilerini sarf etmekle meşguller. Bu yüzden onu anlamayacaklarını sık sık belirtir. Bir keresinde; Osho Afrka'ya gidip öğretimi anlatırsam, beni sopa ile kovalarlar demiştir. Çünkü onlar sadece günü kurtarmakla ilgilenirler. Bu sınırı aşabilmiş insanlar, onun deyimi ile zengin insanlar, arayış içine daha kolay girebilirler. Bu kesime hitap etmek daha kolaydır.
Osho videolarının çoğunda altyazı seçme seçeneği var. Türkçe dili seçerek altyazıları açabilirsiniz.