Onkolog Dr. Mehmet Arslan, 10 Kasım’da Taksim Anıtı önünde yaptığı açıklama nedeniyle gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkeme tarafından hızlı bir şekilde tutuklandı. Arslan’ın, Yahudilerin Hz. Musa’nın yolundan sapıp tapmaya başladıkları buzağı figürüyle birlikte Taksim Anıtı’nı kullanması, birçok tartışmayı da beraberinde getirdi.
Taksim’deki Olayın Detayları! Dr. Mehmet Arslan’ın Gözaltına Alınma Süreci
Dr. Mehmet Arslan, 10 Kasım’da Taksim Anıtı önünde yaptığı konuşmada, Yahudi tarihine atıfta bulunarak Hz. Musa’nın izlediği yoldan sapan ve buzağıya tapan bir figürle Anıt’ı ilişkilendirmişti. Konuşmasının hemen ardından polis, Arslan’ı gözaltına aldı ve yaptığı açıklamanın “provokatif” olduğu iddiasıyla tutuklanması için mahkemeye sevk etti. Mahkeme, Arslan’ın tutuklanmasına karar verdi.
Avukat Furkan Gurbetoğlu’ndan Sert Tepki! “Haksız Tutuklama”
Mehmet Arslan’ın tutuklanmasına avukatı Furkan Gurbetoğlu sert bir şekilde karşı çıktı. Gurbetoğlu, yaptığı açıklamada “Mehmet Arslan, herhangi bir Müslümanın yapabileceği bir açıklamayı yaptığı için tutuklanmış. Bu, adaletin neredeyse tamamen göz ardı edilmesidir.” ifadelerini kullandı. Avukat Gurbetoğlu, tutuklamanın haksız olduğunu belirterek, konuyla ilgili CİMER’e başvuruda bulunduğunu ve herkesin Adalet Bakanlığı’na şikayette bulunmaya davet ettiğini belirtti.
Dr. Mehmet Arslan’ın Tutuklanmasının Ardındaki Gerçekler
Dr. Mehmet Arslan, uzun süredir toplumsal olaylar ve dini temalar üzerine fikir beyan eden bir isim olarak biliniyor. Arslan’ın yaptığı açıklamalar, bazı çevrelerde büyük tepkiyle karşılanırken, destekleyenler ise ifade özgürlüğü çerçevesinde bir hak ihlali olarak görüyor. Avukat Furkan Gurbetoğlu, tutuklamanın siyasi bir baskı ve sindirme amacı taşıdığı görüşünde.
Adalet Bakanlığı’na Şikayet Çağrısı! Furkan Gurbetoğlu’ndan Yeni Duyuru
Avukat Furkan Gurbetoğlu, Dr. Mehmet Arslan’ın tutuklanmasının ardından herkesi Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunmaya çağırdı. Haksız bir tutuklama yapıldığını savunan Gurbetoğlu, konuya ilişkin CİMER’e şikayet dilekçesi hazırladığını ve bu konuda sesini duyurabilmek için toplumsal desteğe ihtiyaç duyulduğunu belirtti.