İzmit'in Yenidoğan Mahallesi'nde bulunan Bizans dönemine ait Pantelemon Manastırı'nın kalıntıları, günümüzde ihmal ve ilgisizlikle mücadele ediyor. Çevresi yıllar içinde evlerle çevrilen bu tarihi yapı, doğal faktörler ve insan müdahalesiyle zarar görmüş durumda. Kimliği belirsiz kişiler tarafından yapılan graffiti, manastırın duvarlarını daha da kirletiyor...
TARİHİN DAYANIKLILIĞI
70 yıl öncesine dayanan evlerle kaplı olan ve çok sayıda deprem atlatan Pantelemon Manastırı, 17 Ağustos 1999 depreminde bile zarar görmemiş sağlam yapısıyla dikkat çekiyor. Yaşar Onar, yapıyı koruma altına almanın ve restorasyonun önemini vurgularken, sit alanı ilan edildiğinden beri herhangi bir müdahalenin yasak olduğunu belirtiyor.
ESERİN MANEVİ DEĞERİ
Yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası haline gelen bu tarihi yapı, ziyaretçiler için manevi bir anlam taşıyor. Turistlerin manastır taşlarını öptüğü, dualar ettiği ve mum yaktığı gözlemleniyor. Yapının bir ibadethane olarak görülmesi, kültürel ve dini öneminin bir göstergesi.
KAYIP TARİHİN İZLERİ
Manastırın altında yıllar önce keşfedilen bir mahzen hikayesi de, yapıya dair bilinmeyenleri ortaya koyuyor. Nimet Kurtuluş, arkadaşını ziyarete gittiğinde merakla açılan tahta kapıdan sonra karşılaştıkları geniş mahzeni anlatıyor. Bu mahzen, manastırın sadece üst kısmıyla sınırlı olmadığının, altında yatan daha geniş bir tarihi yapı olduğunun kanıtı niteliğinde.