KKM türünde yer alan hesaplar için bulunan zorunlu karşılık oranını Merkez Bankası yükseltme kararı aldı. Zorunlu karşılık artışı resmi gazetede de yayınlandı.
Yeni düzenlemeye göre, Kur Korumalı Mevduatların zorunlu karşılık oranı, vade süresine göre farklılık gösterecek şekilde güncellendi. Özellikle 6 aya kadar vadelilerin yoğunlaştığı KKM hesaplarının zorunlu karşılık oranı, önceki orana göre 10 puan artırılarak yüzde 25'e çıkarıldı.
Bu hamle, Türk Lirası (TL) cinsinden vadeli mevduatları teşvik etme amacını taşıyor. Artık 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli KKM hesapları için zorunlu karşılık oranı yüzde 25 olarak belirlenmiş durumda. 1 yıl ve daha kısa vadeli mevduatlar ile 1 yıl ve daha uzun vadeli mevduatlar için ise zorunlu karşılık oranı yüzde 5 olarak sabitlendi.
Önceden, kur korumalı hesaplardaki zorunlu karşılık oranı tüm vadeler için yüzde 15 olarak uygulanıyordu.
Bu adım sayesinde piyasada bulunan Türk Lirası likiditesi azaltılarak finansal istikrar hedefleniyor. Aynı zamanda TL cinsinden vadeli mevduatlar desteklenirken, KKM hesaplarının uzun vadeli tercih edilmesi teşvik edilmektedir.
TCMB Para Politikası Kurulu, 24 Ağustos 2023 tarihli kararında faiz artışının yanı sıra parasal sıkılaştırma politikalarını destekleyecek tedbirlerin alınmaya devam edeceğini vurgulamıştı. Bu karar, finansal istikrarın sağlanması ve ekonominin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlamayı amaçlıyor.
KKM Zorunlu Karşılık Oranı Nedir?
Zorunlu karşılık oranı, finans kuruluşları ve bankalar için oldukça önemli bir kavramdır. Bu oran, İngilizcesi "Reserve Requirement Ratio" olan bir terimin Türkçe karşılığıdır. Bankalar ve finans kurumları, bilançolarında yer alan krediler ve benzeri yükümlülükler için merkez bankasında bir tür rezerv tutma yükümlülüğüne sahiptirler ve bu rezerv miktarı belirli bir yasal standarta uymalıdır. Bu oran, finansal kurumların yükümlülüklerinin türüne, para birimine ve vade tarihine göre değişiklik gösterebilir.
KKM Zorunlu Karşılık Oranı Artarsa Ne Olur? Azalırsa Ne Olur?
Zorunlu karşılık oranı, para arzı üzerinde doğrudan etkili bir değişken olarak karşımıza çıkar. Eğer resmi olarak belirlenen bu oran artarsa, bankalar ve finans kurumları ellerindeki kredileri geri çekmeye başlarlar. Bu da para arzının daralmasına neden olur. Yani zorunlu karşılık oranı arttıkça, genel olarak piyasada dolaşan para miktarı azalır.