weather
8°
Instagram
Facebook
Twitter
YouTube
LinkedIn
Kocaeli
HAFİF YAĞMUR
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Kocaeli Haberdar Galeriler Asayiş Cumhurbaşkanı Başdanışman Uçum, Yeni Anayasa Değişikliklerini Açıkladı

Cumhurbaşkanı Başdanışman Uçum, Yeni Anayasa Değişikliklerini Açıkladı

Cumhurbaşkanı Başdanışman Uçum, Yeni Anayasa Değişikliklerini Açıkladı 1
/ 2

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu’nun ikinci başkanı olan Mehmet Uçum, yeni anayasa üzerine yaptığı açıklamada, “Eğer milli bir anayasa yaklaşımıyla hareket etmezsek, tam bağımsızlığımızı sürdüremeyiz. Yeni anayasa süreci halkın isteklerine uygun bir teklif ile başladı, mecliste yasalaştı ve 400’den fazla milletvekilinin onayıyla bile halkın onayını gerektiriyor” şeklinde belirtti.

Dilovası’nda gerçekleştirilen “ Türkiye Sohbetleri” konulu konferansa, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Ahmet Selim Köroğlu ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan da katıldı. Uçum, konferansta “Cumhuriyetin 100. yılı ve Yeni Anayasa” başlığı altında önemli noktalara değindi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu’nun ikinci başkanı Mehmet Uçum, yeni anayasa ihtiyacının sadece Türkiye’ye özgü olmadığını vurgulayarak, “Türkiye’nin anayasa talebi, toplumsal, siyasi ve hukuki evrelerin bir sonucu. Bu ihtiyaç, dünyanın şu an içinde bulunduğu kritik dönemle de ilişkilendirilmeli. Dünya büyük bir değişim ve belirsizlik içerisinde. İnsanlık nereye ilerleyecek, hangi yönü seçecek? Umarız dünya daha barışçıl, savaşsız, açlığın ve yoksulluğun olmadığı bir döneme doğru ilerler. Mevcut dönemin savaş ve karmaşası maalesef oldukça belirgin,” şeklinde ifade etti."Ciddi, çıplak savaşların olduğu bir dönemden geçiyoruz"

Uçum konuşmasında, “1990’ların başından itibaren Sovyetler’in dağılmasıyla liberal düşüncenin zirveye çıktığını ve uluslararası kurumların sahne aldığını gördük. Ancak, son 30 yıl içerisinde bu kurumların sadece isimden ibaret olduğunu fark ettik. Dünya genelinde uluslararası hukuk ve kurumların etkisi azaldı. Özellikle Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nin son dönemlerde etkisizliğini daha da belirgin bir şekilde görmekteyiz. Gazze gibi bölgelerde yaşanan dramlara uluslararası topluluğun gösterdiği tepkiler bunun en açık göstergesi. Küresel güçler ve ulusal devletler arasındaki gerginlikler artık diplomasiyle değil, açıkça yaşanıyor. Bu süreçte, küresel güçlerin ulusal devletlere olan baskısı her zamankinden daha belirgin,” şeklinde ifade etti.

"Uçum, milli devletlerin bağımsızlıklarını ve güçlerini korumalarının belirli başlıklar altında mümkün olacağını belirtti. “Milli devletlerin kendilerini güçlendirebilmeleri için dört temel unsur bulunmaktadır. İlk unsur, millet bilinci ve tarih boyunca biriken değerlerle şekillenen devlet-millet bağını belirleyen faktörlerdir. Bu bağ, nasıl oluşturulup, nasıl sürdürülecektir? İkincisi, siyasi ve sosyal yapıyı tanımlayan devlet-toplum dinamiğidir. Üçüncü olarak, bireylerin hak ve özgürlükleri çerçevesinde devletle olan ilişkileri gelir. Sonuncusu ise uluslararası arenada devletlerin nasıl bir pozisyon alacaklarına dair olan devlet-dünya ilişkisidir. Bu dört temel unsur, milli devletlerin kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için kritik öneme sahiptir,” şeklinde konuştu.

“Yıllardır Türkiye’nin Sivil Bir Anayasaya Duyduğu İhtiyaç Vurgulanıyor”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, anayasa konusundaki görüşlerini dile getirirken, “Her devletin temel prensiplerini belirleyen ana metne ihtiyacı vardır. Bu metnin adı anayasadır,” dedi. Uçum, “1982 anayasası ilk değişikliğini 1987’de gördü. O tarihten bu yana, yeni anayasa talebi Türkiye’nin gündeminde sürekli yer aldı. Bu süreçte yapılan pek çok değişikliğe rağmen, 1982 anayasasının temel felsefesi değişmedi,” diye ekledi.

“1982 Anayasası’nın Meşruiyeti Sorgulandı”

Uçum, 1982 Anayasası’nın darbe döneminin ürünü olduğuna dikkat çekti: “1982 Anayasası’nın 154 maddesi mevcut, ancak 103 maddesi esasları belirliyor. Bu anayasa darbenin bir sonucudur ve bu sebeple meşruiyeti sürekli olarak sorgulandı. Günümüzde bile tartışmalara konu olmaya devam ediyor. Yapılan değişikliklere rağmen, bu metin bütünlüğünü ve tutarlılığını kaybetti. Türkiye, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına adım atarken yeni bir anayasa ihtiyacını açıkça ortaya koyuyor,” şeklinde konuştu.

Yeni Anayasa, Cumhuriyet’in Temel Değerlerine Dayanacak”

Uçum, yeni anayasa konusunda yola çıkılan noktayı vurgulayarak, “Sıfırdan bir metin yazma niyetimiz yok. Yeni anayasa oluştururken, Cumhuriyetin temel değerlerini referans alacağız,” dedi. Uçum, “Cumhuriyetin temel değerlerini bilmekteyiz. Atatürk’ün belirlediği, adalet ve insan haklarına dayalı, demokratik, laik ve sosyal devlet ilkesini, hukukun üstünlüğünü, Türkçe’nin resmi dil olduğunu ve İstiklal Marşı’nı temsil eden ilkeler bu yeni anayasanın özünü oluşturacak,” diye ekledi.

“Demokratik Kazanımlar, Yeni Anayasanın Diğer Direği Olacak”

Başdanışman Uçum, “Halkımızın tarih boyunca elde ettiği demokratik kazanımlar da yeni anayasanın ikinci direği olacaktır. Özellikle çok partili döneme geçişle birlikte kazanılan haklar ve demokratikleşme süreçlerinin getirdiği avantajlar bu anayasanın çerçevesini çizecek. Halkın, devletin farklı kollarını doğrudan seçme hakkı gibi demokratik kazanımlarının korunması, yeni anayasanın temel prensiplerinden biri olmalıdır,” şeklinde konuştu.

"Sivillik Özelliği Aynı Zamanda Demokratik Meşruiyetine Vurgu Yapan Bir Özelliktir"

Sivil anayasadan söz eden Uçum, "Bu size ve bazı çevrelere tuhaf gelebilir çünkü ‘Anayasalar sivil metinler değildir, niye sivil anayasadan söz edilir?’ denir. Anayasalar da resmi metinlerdir. Anayasa dediğimiz de kanunudur. O kanun da mecliste kabul edilir. Dolayısıyla buradaki sivillik, sivil bir metinden söz eden bir sivillik değil. Buradaki sivillikten kasıt, doğrudan halkın iradesiyle seçilmiş meclis yani sivil iradeyle seçilmiş meclisin halkın talep ve ihtiyaçlarına göre anayasa hazırlaması meselesidir. Yani kurumların, askerin, bürokrasinin iradesine göre hazırlanmış anayasal metinlerin karşısında toplumun iradesi ve toplumun taleplerine, ihtiyaçlarına göre hazırlanmış anayasal metinden söz edildiği için sivillilik vurgusu yapılmaktadır. Halkımız kendi seçilmiş temsilcileri aracılığıyla böyle anayasa yapıldığında olağan koşullarda yapılan bu anayasanın yürürlüğe girip girmemesine de karar verecek iradedir. Bu anayasanın sivillik özelliği aynı zamanda demokratik meşruiyetine vurgu yapan bir özelliktir" diye konuştu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Kocaeli'de Kapı Açılmayınca İçeri Girildi ve Cesetle Karşılaşıldı!

Kocaeli'de Kapı Açılmayınca İçeri Girildi ve Cesetle Karşılaşıldı!